Ön a Ünlüsü:
Türk alfabesinde tek a sesi gösterildiği halde, söyleyişte, dilimize daha çok Arapçadan girmiş olan sözcüklerde bulunan ve biraz e sesine yakın olan bir a sesi daha vardır. Bu ses eklenme sırasındaki ünlü tercihi ile kolayca tanınır.
Örneğin;
harp "savaş", sözcüğünde ön a bulunduğu için ek alınca harb-e oluyor, harb-a değil! Oysa eşsesli gibi görünen harp "müzik aleti" sözcüğü aynı durumda -a ünlüsünü alıyor: harp-a.
Sayılan fazla olmayan bu sözcükleri bilmek ve doğru telaffuz etmek gerekir:
kalp "yürek" > kalb-e, fakat kalp "sahte" > kalp-a.
yar "sevgili" > yar-e, fakat yar "uçurum" > yar-a.
ön a ünlüsü için her zaman böyle sözcük çiftleri yoktur:
harf > harf-in
hadd > hadd-i
vals > vals-i
dikkat > dikkat-siz
lügat > lügat-e
sıhhat > sıhhat-e
hakikat > hakikat-ler
saat > saat-e
seyahat > seyahat-e
istirahat > istirahat-e
menfaat > menfaat-çi
tabiat > tabiat-te
Son altı örneğin ikinci a ünlüleri ön a'dır.Yukarı
Yazı Dilindeki Ödünç Sözcüklerde Bulunan Uzun Ünlüler:
Eski Türkçe'de bulunan uzun ünlüler bugünkü Türkçede kısalmıştır. Bugün sadece yad el "yabancı ülke" deyimindeki yad sözcüğünün ünlüsü uzun olarak söylenmektedir. Bir de yine Türkçe yarın sözcüğünün a ünlüsünün zaman zaman uzun söylendiği duyulmaktadır. Eski Türkçe'den gelme olan bu özellik yanlış sayılmamakla birlikte, yad sözcüğünde olduğu gibi bir genel kabul görmemiştir ve kısa olarak söylenmesi daha doğrudur.
Bu iki sözcük dışında Türkçe kökenli sözcüklerde uzun ünlü bulunmaz. Fakat dilimize özellikle Arapça ve Farsça'dan girmiş olan sözcüklerde çok sayıda uzun ünlü vardır ve bunların hem yazımında hem de söylenişinde pek çok hata yapılmaktadır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder